Türk Sanatçılar Sinema ve Edebiyat Dünyası ile Buluştu

Yazıcı-dostu sürüm

Üsküp Yunus Emre Enstitüsü desteği ile bu yıl 7’ncisi düzenlenen ve kitapseverlerin heyecanla beklediği, Pro-Za Balkan Edebiyat Festivali kapsamında onur konuğu olarak; “Çukur” dizisinde “İdris Koçovalı” rolü ile tanınan ünlü oyuncu Ercan Kesal ve Senarist-Yazar Tarık Tufan edebiyat ve sinemaseverler ile buluştu.

Moderatörlüğünü Deyan Traykovski ve Aleksandar Prokopiev’in yaptığı panele Türkiye'nin Üsküp Büyükelçiliği Misyon Şefi Yardımcısı Umut Lütfi Öztürk’ün yanı sıra ülkedeki Türk kurum ve kuruluş temsilcileri, edebiyat dünyasının önemli isimleri ve birçok sanatsever katıldı.

Festival Başkanı Deyan Traykovski, bu yıl Pro-za Balkan Festivali’nde Türkiye’nin iki önemli yazarını ağırlamaktan duydukları memnuniyeti ifade ederek, gelecek festivallerin birini “Türkiye Yılı” olarak değerlendirmeyi de düşündüklerini belirtti.

Traykovski’nin ardından söz alan usta oyuncu Ercan Kesal, oyunculuk hayatına geç başladığını ve asıl mesleğinin doktorluk olduğunu söyledi. Kesal, ilki 2013’te yayınlanan sekiz kitabı olduğunu ve yaptığı birçok işin sebebinin "edebiyat" olduğunu belirtti. “Oyunculuğum da sinemayla olan ilişkim de senarist tarafım da yönetmenlik maceram da; hepsinin arkasında edebiyat var.  İyi oyuncu olmak için iyi bir okuyucu olmak gerekir. Okuduğu senaryoyu anlayıp özümsemesi gerekir. Yani edebiyat, sinema için vazgeçilmez bir alandır” dedi.

Senaryo yazımı ve oyunculuk deneyimini paylaştığı söyleşide Kesal, gençlerin sinemaya ilgisinin mutluluk verici olduğunu belirtti. Ders niteliğinde geçen söyleşi hayranlarının yönelttiği sorularla devam etti.

Pro-za Balkan Uluslararası Edebiyat Festivali’ne Üsküp Yunus Emre Enstitüsünün daveti üzerine katılan Türk edebiyatının önde gelen yazarlarından Tarık Tufan, Enstitüde okurlarıyla buluşarak edebî çalışmaları ile birlikte, kültür, sanat, sinema ve edebiyat üzerine bilgiler paylaştı. Yazar ayrıca Makedoncaya çevrilen "Beni onlara verme" adlı kitabını imzaladı.

“İyilik ve kötülük, insanın emeğidir.” diyen Tufan, sinema edebiyatının da aslında gerçek hayatın dışında, evrilmiş, yeniden planlanmış bir hayatın kurgulandığı dünyaları yansıttığını ve insanoğlunun yaşantısından hep daha iyisini ya da daha kötüsünü merak ettiğini vurguladı.

Program Fotoğraf Sanatçısı Mustafa Dedeoğlu’nun "İstanbul'dan Anadolu'ya" Fotoğraf Sergisi ile son buldu.